Başlığım Hüznün melodisi
   
  Mavikoyun siyah suları...
  ►Geçilemeyen
 
  

 ► 
Geçilemeyen
 

         Niye orada olduğunu bilmiyordu. Ve neden o kadar boşlukta olduğunu. Kafasının içindekileri bir o bir de her şeyi bilen kelimelere dökebilirdi. Tek tek çevresindekilerin gözlerinin içine baktı, bir tanesini atlamadan. Sanki herhangi birini gözden kaçırsa her şey değişirmiş gibi hissetti. İçini sarmalayan benliğindeki her boşluğu akıl almaz bir biçimde dolduran huzursuzlukla göz göze gelmeliydi. Onu kaçırmak istemiyordu. Avucunun içine alıp ta derinlerinden atmak istiyordu. Bir kez daha baktı onların gözlerine, bir kez daha ve bir kez daha… Ama her seferinde bir tanesini atladığının farkındalığına vardı. Korkuyordu ondan. Evet, gerçekten korkuyordu. İçinde onunla yüzleşebilmek için fırtınalar kopsa da bakamıyordu. Sanki ona bakmaya çalışırken birisi gelip gözüne o kara perdeyi indiriyordu. Ve neden o perdenin inmesine izin veriyordu. Neden vermemeliydi ki o izni? Başka ne onu karşısındaki gerçekten koruyabilirdi ki? O da herkesin yaptığını yapıyor, perdenin arkasına saklanıyordu. Aralayıp perdeyi karşı tarafa bakmayı aklına bile getirmek istemiyordu. Korku elini kolunu bağlıyordu. 
   Bundan memnundu aslında, memnun da olmalıydı galiba. Yüzle
şmenin o boğazı düğümleyen, ağzı kurutan, güzelim küçücük hayalleri boğazlayan elleriyle neden karşı karşıya kalmalıydı ki. O da bunları perdenin arkasına gizlenerek engelliyor, küçük hayallerine dört elle sarılıyor, küçük yaşıyordu. Düşündü ki tüm bunları kenara itme zamanı yaklaşıyordu. Perdeden birkaç ışık huzmesi süzülüyordu artık. Sıcacık bir hava suratında, dudaklarında, bedeninde dans ediyordu adeta. O an inandı elini kaldırdı ve perdeyi araladı. Onunla göz göze gelmişti işte, yapmıştı bunu. Korkusu azalarak içini ısıtan bir dinginliğe dönüşüyordu. Tam da istediği bu değil miydi? Yoksa o hala ne istediğini bilmiyor muydu? Evet, ne istediğini anımsayamıyordu, neden perdeyi açmıştı ki. Küçük hayatında, ufak tefek hayallerle, her şeyi olabildiğine monoton insanlarla, ömrünü yavaş yavaş tüketiyordu. Neden yolunu değiştirmeyi seçiyordu ki. Bir anda perdeyi kapatıp bir adım geri çekildi. Korkuyu içine kendi elleriyle saldı bu kez. O korkuyla yaşamaktan mutluydu. Değiş
mek istemiyordu.
   Onun yaptı
ğı herkes yapıyordu, kimse o perdeyi geçemiyordu. Hayat buydu işte sadece gerçeği ucundan gösterirdi. Huzurun kokusunu bırakır, kendisini kaçırırdı. Güzel ne varsa kendisine saklardı. O da bu güzellikleri görmeyi başaramadı. Herkes gibi o da yapamadı. Bir gün olacaktı belki de, birisi o perdeyi sonuna kadar aralayacaktı herkes geçsin diye. Bekleyebildi, değerdi buna. Çevresine son bir kez baktı, bu kez bilerek gözden kaçırdı onu, hem de çok iyi bilerek…

 

                                                                                                                                       :cMc:
 
  Bugün 1 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı! Copyright © 2008 by cMc  
 
Term Papers - Term Paper and Research Paper Site for College Students
Term Papers
yonlendiren.com
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol